DEMSA KOLEKSİYONU’NDAN BİR SEÇKİ İLE

“HARFLERİN SANATA YANSIMASI”
24 Ocak-24 Şubat 2017

Beyoğlu Belediyesi , 2017 sanat sezonuna muhteşem bir Hüsn-i Hat sergisi ile hoş geldin diyor!

Sayın Demet- Cengiz ÇETİNDOĞAN, 1997 yılından bu yana sevgi ve aşk ile bir araya getirdikleri hat koleksiyonundan seçme eseri ‘’Harflerin Sanata Yansıması ‘ isimli sergi ile sanatseverler ile paylaşıyor.

Osmanlı Hat Sanatı’nın, 16. yüzyıldan 20. Yüzyıla kadar uzanan döneminden, Sayın Demet-Cengiz Çetindoğan Koleksiyonu’na ait 40’ın üzerinde nadir ve seçkin eseri sanatseverlerle buluşturacak olan sergide, başta Kuran-ı Kerim nüshaları olmak üzere, murakkalar, levha ve hilyeler ile birlikte hattatların yazı yazmada kullandığı araçlar yer alacak.

Türkiye’nin en büyük hat koleksiyonlarından biri olan ve Sn. Cengiz Çetindoğan’ın 20 yıllık koleksiyonculuk tutkusu ile meydana getirilen koleksiyondan bir seçki, ilk kez gün yüzüne çıkacak.

Şeyh Hamdullah, Derviş Ali, Hâfız Osman, Mehmet Esat Yesari, Kazasker Mustafa İzzet, Mehmed Şefik Bey, EğrikapılıMehmed Rasim, MahmudCelaleddin, Muhsinzade Abdullah, Yahya Hilmi, Haci Arif Efendi, Sami Efendi, Mehmed Hulusi Efendi, Mehmed Emin Yazıcı, Kamil Akdik, Macid Ayral, Halim Özyazıcı, Hamit Aytaç gibi Türk Hat Sanatına yön vermiş pek çok hattatın itina ile yazdığı 40’ın üzerinde levha; Hilye-i Şerife, Kur’an-ı Kerim ve murakkaayı ihtiva etmektedir.Ayrıca etkinlikte Sultan III Selim imzalı bir tuğra da sergilenmektedir.

DEMSA Müze Projesi Müdürü İrem Konukcu’nun yönetmenliğinde gerçeklesen serginin küratörlüğünü ve katalog hazırlığını Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Geleneksel Türk Sanatları Bölümü Öğretim Üyeleri, Yrd. Doç Dr. Hüseyin Gündüz ve Prof. Dr. Faruk Taşkale yapmaktadır.

24 Ocak Salı Saat:19.00’da açılışı yapılacak olan sergi, 24 Şubat 2017 tarihine kadar görülebilecektir.

HAT SANATI

Türkler , İslâm dinini kabul edince ayrı soydan, tamamen farklı bir yazı ile karşılaşmışlardır. Karşılarında hiçbir estetik özellik taşımayan, yalnızca bir okuma yazma aracı olan Arap yazısını Türk kültür ve estetik anlayışı doğrultusunda kendine özgü bir sanat haline getirmişlerdir. Bugün camii, müze, kütüphane, yapı ve özel koleksiyonlarda bulunan nadide el yazmaları; kitaplar, albümler ve levhalar, Türk sanatkârının ince zevkinin ve estetik anlayışının ürünüdür. ‘’ Kur’ân- Kerîm Mekke’de nâzil oldu, Mısır’da okundu, İstanbul’da yazıldı‘’ sözü bu gerçeği en iyi şekilde ifade eder.
Hilye; süs, ziynet, güzel özellikler, güzel yüz anlamına gelmektedir ve Hz.Peygamber’in kutsal özelliklerini anlatan yazılara verilen isimdir. Hilye-i şerîfe, hilye-i saadet, hilye-i nebevî, hilye-i şerîf gibi isimlerle de anılmaktadır.
Hilyeler , XVII.yüzyıla kadar saygı belirtisi olarak katlanıp cepte taşınacak kadar ufak ve küçük kitapçıklar şeklinde yazılmıştır. Ancak XVII .yüzyılın en önemli hattatı Hâfız Osman ile birlikte, duvarlara asılacak levhalar şekilde klasik tasarımı yapılmış olup günümüze kadar da bu klasik tasarımda yazıla gelmiştir. MahmudCelâleddîn ( 1829) gibi hattalar klasik tasarım dışında farklı tasarımlar da geliştirmişlerdir.
Hilye yazıp tezhiplemek hat ve tezhip sanatçıları için onur kaynağı olmuş ; koleksiyonerler için ise vazgeçilmezler arasına girmiştir. Hilyeler sanatçılar ve sanatseverler için günümüzde de en fazla tercih edilen eserlerin başında gelmektedir. Hilyelerin bu kadar önemli olmalarının en önemli nedenleri : Hz. Peygamber’in kutsal özelliklerini anlatıyor olmaları, insanın gözünü ve gönlünü doyuran bir tasarıma sahip olmaları, bulundukları yerleri her türlü kötülüklerden korudukları ve o yerlere sağlık, huzur ve bereket getirdiklerine dair olan inançtır.

Etkinlik Yeri: Beyoğlu Belediyesi Başkanlık Binası Sergi Salonu
Adres: Şahkulu Mah. Meşrutiyet Cad. No:121 Şişhane/ Beyoğlu
Açılış Kokteyl : 24 Ocak 2017 Salı Saat:19.00

Pınar KÜRKÇÜ
Koordinatör
BB Başkanlık Binası Sergi Salonu
Şahkulu Mah. Meşrutiyet Cad. No:121 Şişhane